Neden Mars’ta Bir Üs İnşa Etmeliyiz?
Bu soruya önce kısa, sonra ise uzun bir cevap verelim. Kısa cevap, şu anda içinde bulunduğumuz yüzyılın verdiği imkanlarla gidip yaşam alanları kurabileceğimiz en olası gezegen Mars. Yapabildiğimiz roketlerin ve geliştirebildiğimiz tüm sistemlerin belli bir sınırı var. Başka yıldızların çevresindeki Dünya benzeri gezegenler gibi hedefler, günümüzde insanlığın yapabileceklerinin çok üzerinde. İşte bu sebepten dolayı hedefimizi ulaşılabilir yapmalı ve kısıtlı imkanlarla büyük işler başarabilmeliyiz.

Gelelim uzun cevaba, uzun bir cevaptan daha çok, işin biraz daha somut sebeplerini konuşalım.
- Mars ile Dünya birbirine görece oldukça yakın gezegenler. Dünya üzerinden roketle kalkış yapıp 6 aylık bir yolculuğun sonunda Mars’a ulaşabiliyorsunuz, dönüş süresi de aynı şekilde bu civarlarda. Peki bu 6 aylık süreyi daha çok kısaltmanın bir yolu var mı? Evet var, ancak bunu sağlayacak teknoloji nükleer motorlarda mevcut ve bu motor türü henüz geliştirme aşamasında bulunuyor.
- Mars’ta yakıt üretebileceğimiz bileşenler mevcut. Yani geri dönüşü kolaylaştırmak adına bu önemli
- Dünya’da meydana gelebilecek olası bir kitlesel yol oluş senaryosunda insan türünün hayatta kalması gerekiyor. Bunu sağlamak için çok gezegenli bir tür haline gelmeliyiz. Eğer Mars’ta kendi kendine yetebilen şehirler kurabilirsek bu artık çok gezegenli hale geldiğimizi gösterir ve türümüzün yok olma tehlikesini büyük oranda azaltır.
- SpaceX’in uzak gelecekte Mars için yaptığı planlar gerçekten çok büyük hedefler. Mars atmosferi ısıtılarak gezegenin tekrar okyanuslara sahip olması sağlanabilir. Terraforming dediğimiz bu süreç için on binlerce yıl gerekiyor, ancak yine de teknolojinin gelişmesi durumunda ihtimal dahilinde olduğu için bundan da bahsetmek iyi olur diye düşündük.
- Bahsetmeye değer olan sebeplerin sonuncusu ise Uzay Turizmi. Başka bir gezegene turistik amaçlarla gidip oraları gördüğünüzü, yüzey gezileri yaptığınızı ve Mars’ı hissettiğinizi düşünün, gerçekten heyecan verici. Bu yolculukların koltuk başına yüz bin dolar gibi görece düşük bir maliyet olması bekleniyor.
- Bir başka neden ise, şüphesiz insanın keşif duygusu. Mağaralardan çıkıp dünyayı keşfetmekle başlayan bu serüven, yeni gezegenlere yolculuk serüveni ile devam ediyor.

Peki, Bunu Nasıl Yapacağız?
Öncelikle bu sorunu cevabını vermeyi kolaylaştıran Elon Musk’a ve SpaceX şirketine atıf yapmamız gerektiğini belirtmek istiyorum. Eğer uzay sektörünü yenilikçi tasarımlarıyla neredeyse tamamen değiştirmeselerdi, şu an Mars üssü hakkında konuşuyor olamazdık. Peki ne yaptı bu SpaceX? Mars’a gidiş yolumuzu kolaylaştıracak olan neleri sağlıyor bize? Karşınızda Starship!

Starship Superheavy (B4S20) – bkz. Yeni başlayanlar için Starship
Ayrıca bu yolculukta SpaceX’le iş birliği yapması beklenen NASA, 3D Yazıcı şirketleri ve bunun gibi daha bir çok ajans ve şirket olacaktır. Evet, SpaceX başarılı bir şirket, ancak her alana tek başına yetişemeyecek. Bu sebeple NASA gibi tecrübeli kurumlardan alacağı bilgi ve veriler çok önemli.
Peki gelelim asıl sorumuzun cevabına, bu görevler nasıl gerçekleştirilecek ve olaylar hangi sırayla gerçekleşecek?
Starship’in taşıyabildiği yük miktarı (150 ton) ve yük hacmi kapasitesi (1.100m³) Mars üssü parçalarını taşımamızda ana rolü üstelenecek. İnsan taşıma konusunda ise 8-100 kişi arasında bir kapasitesi olacağı tahmin ediliyor. İlk olarak insansız Starship’ler üssün ilk parçalarını götürmek üzere havalanacaklar, yörüngede yakıt ikmali yaptıktan sonra Mars’a gidip yüzeye iniş yapacaklar. Bu noktadan sonra ise robotik araçlar sayesinde getirilen parçaların kurulumu veya 3D basımı yapılacak ve ilk yaşam alanı kurulmuş olacak. Bir nevi ilk araç ve görevler, gezegeni insanlar için hazırlayacak diyebiliriz. Sonrasında yapılacak olan insanlı veya insansız görevler de benzer işleyişe sahip olacak. Yüzeyde inşaat için ise 3D yazıcıların önemi oldukça büyük. Eğer günümüz öncü şirketleri, dev yazıcılarla bir şekilde üssün parçalarını inşa etmeyi başarabilirlerse işte o zaman Mars konusunda geleceğimiz parlak demektir.

Mars Üssünün Bölümleri:
Yaşam Alanları:
Mars üssünün en önemli kısımları yaşam alanlarıdır. Solunabilir hava bulunduran bir ortamı sağlamak, aşırı soğuğu/sıcağı geçirmemek, dışarıdaki düşük basıncın içeriye girişini engellemek, radyasyondan korumak gibi görevleri vardır. Yaşam alanlarının mücadele etmesi gereken en büyük kuvvet, içeride bulunan havanın basıncıdır. İç ve dış ortamlar arasında oluşan basınç farkı, duvarları ve üssün yapısını zorlayacaktır. Öyle ki Mars yüzeyindeki basıncın dünyadaki karşılığı 45 km yükseklikteki basınca eşittir. Yüzeydeki sıcaklık seviyeleri de bir başka zorlayıcı etken, ekvatorda sabahları 20 dereceye çıkan sıcaklıklar geceleri -70 dereceye kadar düşebiliyor. Ayrıca küçük meteorit tehlikesi de aynı ISS’te olduğu gibi mevcut. Radyasyon konusunda bahsedilen tehlikeler ise Mars’ın manyetik alanının güneşten gelen elektronları durduramayacak kadar ince olması sebebiyledir. Üssün duvarlarında radyasyonu yalıtacak maddeler bulundurulması şarttır.

Enerji Üretimi:
Enerji sağlamak için akla gelen ilk yöntem güneş panelleridir. -ki muhtemelen güneş panelleri kullanılacak- Ancak güneş paneli kullanmanın bazı dezavantajları var. Mars tozlu bir gezegen ve güneş panellerinde toz birikecektir. Özellikle de toz fırtınaları durumunda güneş panellerinin tamamen toz altında kalması söz konusu olacaktır. Bu tozların temizlenmesi için bir yöntem bulunmalıdır. Toz fırtınalarının uzun sürmesi durumunda enerji üretimi duracaktır ve üssün durumu tehlikeye girecektir. İşte böyle bir duruma önlem olarak Mars üssünde kesinlikle büyük kapasiteli bataryalar bulunmalıdır. Fırtına sırasında depolanmış enerjinin kullanımı sağlanır. Bu durum gece olduğunda da geçerli.
Enerji ihtiyacını karşılamak için hibrid üretim teknikleri de kullanılabilir. Yani hem güneş panelleri kullanılıp hem de acil durumlarda destek için nükleer güçlü üreteçler kullanılabilir. Eğer reaktör teknolojisi yeterince gelişebilirse reaktör, eğer soğutma veya başka bir sebepten ötürü reaktör yapmak mümkün olmazsa RTG benzeri bir şey kullanmak gerekebilir.
Bunlara ek olarak NASA, Ay ve Mars yüzeyinde füzyon enerjisini kullanmak üzerine çalışmalar yapıyor.

Seracılık, Arıtım ve Tıbbi Sistemler:
Mars’ta bitki yetiştirmek ve bunu yiyecek olarak kullanmak çok önemli, eğer kendi kendine yetebilecek bir üs hedefliyorsak bu şart. Suyun yeniden kullanımı için de ISS’te bulunan arıtım sistemleri yapılabilir. Tıbbi yönden ise ilk zamanlarda çok da büyük olmayan ekipler olacak olsa da, gelecekte üs içerisinde hastane görevi gören büyük kısımlar bulunacaktır. Ayrıca insan psikolojisinin Mars’ta nasıl etkileneceğinin testleri de yapıldı/yapılıyor. Dünya üzerindeki Mars benzeri ıssız arazilerde habitatlarda belli bir süre yaşamakla görevli gönüllü insanlar üzerinden bilgiler toplanıyor.

Yüzey Araçları:
Yüzey araçları, Mars yüzeyinde inşaat yapmak olsun, 3D yazıcıyla yeni parça basmak olsun, insanları veya kargoları bir noktadan başka bir noktaya taşımak olsun her konuda gereklidir. Tekerlekli veya paletli versiyonları olabilecek olan bu araçların tasarımı konusunda NASA’nın Artemis görevlerinde kazandığı tecrübe önemli bir rol oynayacaktır.

İniş/Kalkış Alanları:
Yeni gelen Starship’lerin inişi sırasında toz kaldırmaması için ve motor sesinin üssü çok fazla etkilememesi için iniş alanı bazı özel sistemlere sahip olmalıdır. İniş alanının zemini dayanıklı olmalı ve bakımı düzenli aralıklarla yapılmalıdır. Ayrıca kenarlara ses yalıtımı için destekler yerleştirilebilir. Işıklandırmalar ve yakıt yükleme sistemleri de cabası.

BİZ KİMİZ?
Dünya genelindeki yapılan tüm roket fırlatmalarını elimizden geldiğince Türkçe bir biçimde canlı yayınlamaya çalışırken aynı zamanda farklı konular üstünde kısa uzay belgeselleri üretiyoruz. Sizin gibi bir uzay tutkununu da aramızda görmek isteriz: www.youtube.com/UzayÇağındaYolculuk